İletişimin seyir defteri III

İletişimin seyir defteri III
Haberleşme

Yazılı tarih öncesi dönemlerde haberler, iki nokta arasında gidip gelinerek sözlü olarak iletilmişti. Bu yöntem yazılı tarih döneminde de sürdü. İnkaların 16.yüzyıl başında kullandıkları” sözlü mesajı” ileten yaya haberleşmesi ise bu sistemin belki de en gelişmiş modeliydi.

Hermes ve Hemerodrom
Haberleşmeden söz ederken mitolojik kökeninden söz etmek de gerekir. Mitolojide “Hermes” haber ve habercilerin tanrısı olarak bilinir. Tanrıların elçisi olup yer altı ve üstü arasında haber taşır, yolların, yolcuların ve tüccarların koruyucudur. Zeki ve kurnazdır...

Eski Yunanlılar en güçlü ve hızlı koşan gençleri haberci olarak seçerlerdi. Bunlar uzun mesafeleri, kısa zamanda koşarak haber iletirlerdi. Zira uzun mesafelerde haberleşme, hızlı hareket etmeyi gerektiriyordu. M.Ö. 490 yılında Yunanlılar’ın Persleri yenmesini Maraton Ovası’ndan Atina’ya koşarak ileten asker, bu ilkel yöntemin simgesi konumundadır. Atina‘ya kadar olan mesafeyi o kadar kısa zamanda koşmuştu ki, yorgunluktan sadece “Zafer Bizim” diyerek son nefesini vermişti. İşte bu koşucuları Yunanistan’da Hemerodrom olarak adlandırdılar.

Büyük İskender’in hizmetinde olan Girit’li Philanides, 68 km’lik mesafeyi 9 saatte almıştı. Tarihçilere göre büyük İskender’in ordusunda bulunan “Ladas” isimli başka bir habercinin koşarken kumda bıraktığı ayak izleri zorlukla seçilirdi. Kral Darius yönetimindeki Pers ordusu Yunanistan’ı işgal ettiğinde, Atinalı’lar Hemerodrom Phidippos’u yardım istemek için Isparta’ya gönderdiler. Phidippos bir gün ve gecede 220 kilometrelik yol alarak yardım istedi. Dönemin habercileri görev sırasında kendilerini korumak için gerekli hafif silah ve gereçleri de yanlarında taşırlardı.

Mesajlar kafa derisine yazılıyordu
Yazının bulunması mektubun da bulunması sonucunu doğurmuştu. Haberciler sözlü haberleri karıştırıp, yanlış veya eksik iletebiliyorlardı. Oysa yazılı haberlerin iletimi her zaman daha sağlıklı kalıyordu. Yazılı haber düşman eline geçmedikçe gizli ve emniyetliydi. Sonraları haberin gizli tutulması,düşman eline geçmemesi, geçse bile içeriğinin anlaşılmayacak biçimde hazırlanması gerçeği ortaya çıktı. Eski Yunanlılar haberci kölelerin saçlarını tıraş ettirerek mesajları kafalarının derileri üzerine yazdırıyorlardı. Saç uzayınca haber gözükmez oluyor yola çıkan haberci gideceği yere ulaşınca başı tıraş edilip mesaj okunuyordu. Bunun bir yararı da, habercinin dahi kafasındaki yazıyı okuyamamasıydı.

M.Ö. 2400 yıllarında yazılmış bir Mısır yazıtında, “Haberci, yabancı ülkelere gitmeden önce mal ve mülkünü çocuklarına bırakır” denilmektedir.


Haber iletimini insan gücüne bağlı kalmaktan kurtarmak, hayvanlardan yararlanmakla değişik boyutlara ulaştı. Haber iletişiminde ilk kez eşek kullanıldı. Eşekten M.Ö.3000’de Mısır’da yararlanılıyordu. Aynı tarihte öküzlere çektirilen iki ve dört tekerlekli arabalara da biniliyordu. M.Ö. 2000’lere  gelindiğinde ise tekerlekli araçlar Hindistan’dan Suriye’ye kadar olan bölgede kullanılır olmuştu.

"Çöl gemisi"
Haber iletiminde en çok at ve deveden yararlanıldı. Orta ve doğu Asya’dan gelen at, daha sonraları Avrupa’ya girdi. Deve, M.Ö. 1000’li yıllarından itibaren Ön Asya çöllerinde kullanıldı. Eti, sütü, derisi, yünü ve gübresinden  yararlanılan deve, çöllerde en önemli ulaşım aracıydı. Sıcak ve kurak iklimin hâkim olduğu bölgelerde uzak mesafeler arasındaki taşımacılığa uygun yapısıyla deve, çöllerde yaşayan göçebeler için de hayati bir öneme sahipti. Bundan dolayı özellikle Araplar tarafından “sefînetü’s-sahra/çöl gemisi” ve “sefînetü’l-berr/kara gemisi” olarak adlandırıldı.

İlk düzenli haberleşme sistemi
Tarihin ilk düzenli haberleşme sistemi Hamenidler(Akamanılar) tarafından kuruldu. Bu sistem Ahamenid soyunun egemen olduğu Pers Krallığında M.Ö. 553 yılında Medlerin yenilgiye uğratılması sonucunda oluşturuldu. Kısa zamanda Hindistan’dan Batı Anadolu’ya kadar uzanan bu siyasi birlik, ülkenin en uzak köşelerini merkeze bağlamayı zorunlu kıldı.

Sus-Sard, Sus-Horasan ve Sus-Basra körfezi bölgesi arasındaki bağlantı düzenli hale geldi. Dünyada o döneme kadar Pers haberleşme servisi gibi düzenli bir organizasyon yoktu. Posta
sistemi için yol, atla bir günde geçirebilecek bölümlere (Menzillere) ayrılmıştı. Haber buralarda bekleyen atlı haberciler tarafından elden ele geçmek suretiyle iletilirdi. Bu atlı postaya Pers’ler angareion adını verdiler. Bu sistem idari ve askeri amaçla kurulmuştu.

Yollar sadece haber iletimini yöneticilerin gidiş gelişini, zenginliğin merkeze akışını sağlamadı. Pers ordusunun Hintli, Orta Asyalı, Suriyeli, Mısırlı askerlerini toplamaya ve onları savaşa göndermeye de yaradı.

Batı’da düzenli haberleşme sistemindeki ortaya çıkan kopukluk Doğu için hiçbir zaman söz konusu olmadı. Ahamenid geleneği Sasani’ler den Moğollara kadar giden bir süreklilik
gösterdi. Sasaniler’in İran’da kurduğu devletin haberleşme sistemi, Ahamenid sisteminin hemen hemen aynısıydı. Devlet haberleşmesi, merkezi yönetimin illerle olan bağlantısını sağlamak için kurulmuştu. Özel kişiler sistemin olanaklarından faydalanamazdı. Sasani haberleşme sistemi bakımlı, önemine göre hayvan ve personele sahip istasyonların bulunduğu yollarda haberleri ve yöneticileri taşımakla görevliydi. Haber iletimi ile görevli personel atlı veya yaya habercilerdi.

Suriye’yi ele geçiren Emeviler ise Bizans haberleşme sistemini kullandılar. Bu dönemden itibaren Müslüman ülkelerde, Roma haberleşmesinde posta hayvanı anlamına gelen Veredüs
sözcüğünün eş anlamlısı olan Berid sözcüğü, posta örgütü deyimi olarak kullanıldı.

Mehmet Zengin, 21 Ocak 2018, İstanbul


Kaynakça
-Deve ile İlgili Bir Kült’ün Mucizeye Dönüştürülmesi: Hz. Salih’in Devesi Örneği, M. Hanefi Palabıyık İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü, Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Korkut Dindi - İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, 2015
-Sporcularda ani ölüm, Figen Akalın Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Kardiyoloji Bilim Dalı, Türk Pediatri Arşivi 2006.
-İletişimin Tarihsel Süreci, Doç.Dr.E.Özgür Gönenç, İstanbul Üniversitesi  İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü, İletişim Fakültesi Dergisi, S.28, 2012.
-İletişim Kurmak İnsan Olmaktır, Doç.Dr.Sedat Cereci, Metropol Yayınları 2002, s.16,17,18,19.
- Haberleşme ve Tarihçesi, Yurda Güven Bezaz, PDF Doküman, Ankara 2006, s.5,6,7,8.
- İletişim Tarihi, Massimo Baldini, İtalyanca’dan Çeviren Gül Batuş,Avcıol Basım Yayım 2000, s.5-10.
-İlk Çağlardaki Egemen İletişim Biçimleri Üzerine Bir
Değerlendirme, İrfan Erdoğan, Kültür ve İletişim 1999, s.15-47.
-Yunan Mitleri, Robert Graves, İngilizce’den Çeviren:
Uğur Akpur, Say Yayınları s.65,66.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kendi Kendine Liderlik (Self Leadership)

Örgütlerde farklılıkların yönetimi

Kaynak bağımlılığı (Resource dependence)